Hayallerin Kontrolden Çıkması - Maladaptive Daydreaming

    Yine nereden çıktığı belli olmayan muhtemelen daha önce duymadığınız ve öğrenmenin size çok da bir şey katmayacağı bir konuyu yazıyorum. Yey!

                                  maladaptive daydreaming art ile ilgili görsel sonucu


     Şöyle başlayalım, hayal kurmak gündelik hayatın bir parçasıdır. Plan yaparken, dua ederken hatta geçmiş üzerine düşünürken bile hayal kuruyoruz. Pek çoğumuz da kurduğu hayalleri zamanı gelince köşeye koyup gerçekliğe dönebiliyor. Pek çoğumuz. Bazılarımız ise hayal dünyasının çıkış kapısını bulamıyor, (mesela kim?) bulup çıksa bile bulsa bile yürüdüğü yol tekrar onu hayal dünyasına itiyor. İşte bu kontrolden çıkan hayal kurma olayı bu yazımızın konusu. İlk olarak İsrail'deki Haifa Üniversitesinde çalışan profesör Eli Somer bu durumu anlatmak için Maladaptive Daydreaming ifadesini ortaya atmıştır. Ona göre bu durum şöyle açıklanır;

''İnsan etkileşimini değiştiren ve / veya akademik, kişiler arası veya mesleki işleve müdahale eden kapsamlı fantastik etkinlik''

Nasıl peki? Normal hayal kurmaktan farkı nedir?

 Şöyle ki;


   Literatürde hastalık olarak geçmese ve hakkında oldukça az kaynak olsa da bu aşırı hayal kurmanın çok kişide görülen belli başları semptomları bu hastalığa sahip insanlar tarafından şöyle sıralanıyor;

    Sürekli ve sürekli hayal kurmak, bağımlılık yaratan maddeler gibi sürekli hayal kurma ihtiyacı hissetmek, hayal kurmak için kişinin kendisini gerçeklikten ve dış dünyadan soyutlaması, sadece hayal dünyasından haz almak, gerçekliğin can sıkması, kişiyi mutsuz bir bireye döndürmesi, hayal kurmak için zaman yaratmak, sorumluluklardan kısarak hayal kurmaya vakit ayırmak. İşte Maladaptive Daydreaming yaşayan bir kişinin en basit semptomları. Gerçek ve sıkıcı dünyadan kaçarak çok daha güçlü olduğunuz, güzel olduğunuz, her şeyin istediğiniz gibi gittiği hayal dünyasına sığınmak yani işin özeti. Şizofreniden farkı ise hayallerinizin hayal olduğunu farkında olmanız. Lakin bu hafife alınacak bir şey değil. Maladaptive Daydreaming, kısaca MD sahibi olmak gerçekliğe bulaşan bir şey. Hayal kurarken ağlayabilirsiniz, yarattığınız karakterlere aşık olabilirsiniz yahut nefret edebilirsiniz. Yarattığınız karakterler geçmişi olan ve ayrıntılı kişilikler olabilir. Yarattığınız her karaktere bürünebilirsiniz ve kafanızda sahneleri canlandırırken mimik ve jestleriniz kontrolden çıkabilir ve dışarıdan bakınca ruh sağlığı tehlikede biri gibi gözükebilirsiniz.

Pre-Justin Bieber dönemi dediğimiz, bilhassa 2000'li yılların başlarında zirveye ulaşan alternatif rock müzik gruplarından Evanescence bir şarkısında şu mısralarla olayı çok güzel özetlemiş;


       Çalar saatin kapısında acı çekiyorum
       Bağıran canavarlar adımı söylüyor

       Kalmama izin ver
       Rüzgarın bana fısıldadığı
       Yağmur damlalarının düşerken masal anlattığı bu yerde

      Kağıttan çiçeklerimin
      Ninnilerin şeker bulutlarının olduğu bu alanda

      Saatlerce kendi içime uzandım
      Ve mor gökyüzünün üzerimde uçmasını izledim
      .....
      Kabuslardan kaçmak için kendi dünyamı yarattım.
      ....
     Ne kadar uzun süredir derin uykuda rüya görüyorum
     Hayali ışığın Tanrıçası


Evanescence alıntısı yaptıktan sonra şu resmi paylaşmazsam olmaz.

                               maladaptive daydreaming art ile ilgili görsel sonucu

   İşte tam olarak böyle bir şey. Buradaki kabus ayrıntısı önemli. MD sahibi bir çok insan aynı zamanda istismar mağduru olduklarını belirtiyor. Burası cidden önemli çünkü bu MD denilen hastalık çocukluktan başlayan bir durum. Yani, korku dolu gerçeklikten kaçıp kendi dünyasına sığınan çocuklar günümüz MD takıntısı olan bireylere dönüşüyor. Bu takıntı genelde tekrar eden davranışlarla da bağdaşır. Misal, müzik dinlemek, tek başına bir odada kalmak, tek başına yürüyüşe çıkmak.


                                         maladaptive daydreaming art ile ilgili görsel sonucu




    Bu, sürekli hayal kurmak, özel bir şey değil ben de çok klip çektim, herkes çekiyor diyorsanız ve muhtemel bir Maladaptive Daydreaming hastası değilseniz bu size hadi buna da bir isim koyalım takıntısının bir uzantısı gibi gelebilir, ancak birinci ağızdan duyacağımız hikayeleri dinledikten sonra bir daha düşünmenizi tavsiye ederim. Mesela ekşi sözlükten aldığım bir parçayla başlayalım. (Yazmaya üşendiği için alıntı yapan yazar)




    ''...kendimi bildim bileli var. çocukken hayali arkadaşlarım vardı. hiçbir zaman gerçek olduklarını düşünmemiştim. ama bazen öyle derinlikli karakterler yaratırdım ki aşırı gerçekçi gelirdi. derdim ne de iyi insan hep arkadaş kalalım benim şu hayaliyle. kendi kendime konuşurdum. hayallerimin ardı arkası kesilmezdi. büyüyünce geçmesini tahmin edersiniz değil mi? geçmedi. öyle çocuktum hayal gücün gelişikti olayı değil yani. hatta gittikçe artırıyor etkisini.özellikle kendimi kötü hissettiğim dönemlerde ayyuka çıkıyor. bir ara azalmıştı aslında ama şimdilerde üst düzeylere ulaştı. hayatımın her dakikası sahne gibi.  aklım sürekli hikaye yaratıyor ve ben bu hikayenin ortasında buluyorum kendimi. ama her an oluyor. hikayenin kahramanı oluyorum. ama bu gerçekleşirken sadece akılla bitmiyor iş. özellikle yalnızken mimik ve jestlerle destekleniyor. o kadar çok yapıyorum ki bir sürü farklı mimiğim var. çünkü farklı karakter farklı mimik demek. ağlamaktan hiç hazzetmememe, çok üzgünsem bile inatla gözyaşlarımı tutmama rağmen girdiğim rolden dolayı kaç kere gözyaşı akıttığımı bilirim. * bir de şu meret acayip bir empati duygusu geliştirici. o kadar değişik insan olunca günlük hayatta şiddetli empati de kaçınılmaz oluyor. bol empati, değişik insan olma derken ufak çapta bir oyuncu oldum adeta. oyunculuk, sinema alemlerine salsam kendimi eminim zorluk çekmem. senaryo desen var. oyunculuk var. yeri geliyor bir yönetmen edasıyla düşünüyoruz. müziğine, kamera bakış açısına kadar canlandırıyoruz kafada. yeri geliyor bir kitap yazıyormuşcasına davranıyoruz. ha bir de bu kadar mimik yapmaktan da şu genç yaşımda kırışıklık belirtileri başladı ki evlerden ırak....''



                              -İmla kurallarından bihaber ekşi sözlük yazarları-



İşte bir tane örnek daha. İmla kuralları yine ölmüş. Çünkü neden?



''...ofiste tuvalete girdiğimde o g*t kadar yerde oturup yarım saat kalıp bir senaryo üretip sonunda kendimi kurguladığım şeyi oynarken bulup nooluyo lana bağlıyorum. hatta bazen oynarken konuştuğum bile oluyor.

epeyce derin depresif dönemler atlatmış biri olarak söylüyorum ki muhtemelen depresyonla ilgisi var ve henüz atlatamamışım galiba...''



      Özetle durum bu. Şimdi de yazıyı okurken kendinize en çok sorduğunuz soru geliyor. Bende de bu durum var mı? Resmi olarak bu durum bir hastalık olarak geçmiyor, lakin bu gerçek bir olay bu yüzden aklı selim birileri bu işin altı soruluk kısa bir anketini yapmış. Anket İngilizce tabii ki ve sonuç yüzdeniz ne kadar yüksekse MD sahibi olmanız o kadar olası. Kendinden şüphelenenler için anketin linki tıklayın.


                                               Maladaptive Daydreaming Macaw - daydream to escape anxiety, anxious from daydreaming too much


İnternet sayesinde dünyanın bir çok noktasından MD sahibi insanların bir araya geldiği bir de forum var. Ha o da lazımdı diyenler için, tıklayın.

Pekala, son nokta ise bunun kötü bir şey olup olmadığı. MD sahiplerine göre bu bazen kendinizi ele verip deli muamelesi görmenize rağmen eğlenceli bir şey. Çünkü kendi yarattığınız bir dünyadasınız. Her şey sizin istediğiniz gibi. Daha sorumluluk sahibi bir kesime göre de bu durum gerçek hayattan çok fazla izole ettiği için zararlı. Tedavi edilmesi gerek. Peki tedavisi var mı? Hastalık olarak geçmediği için yok tabii ki, lakin terapi yöntemi ile konuşarak belki çözülmesi denenebilir. Peki MD hastaları bunu istiyor mu? Eh kendilerine sormak lazım.

Konumuz burada bitmiyor. Okumaya devam etmek için alttaki bağlantılara uçun bakalım.


Serinin ilk yazısı, bir efsanenin başlangıcı, Hayallerin Kontrolden Çıkması - Maladaptive Daydreaming

Bu yazının serinin ikinci yazısı için  Hayallerin Ayyukası - Maladaptive Daydreaming 2

Maladaptive Daydreaming tedavi edilebilir bir şey mi?  Gerçekliğe Gerçek Dönüş - Maladaptive Daydreaming 3

Okurlardan gelenleri paylaştığım, tavsiyeler ve soğuk espriler içeren yazı Yeni Düş Çarkları - Maladaptive Daydreaming 4

Olaya bilimsel de yaklaşalım diyen pimpirikliler için Psikanaliz serpiştirmeli sonraki yazı Psikanaliz ve Diğer Şeyler - Maladaptive Daydreaming 5

Dünyanın değil, kainatın dört bir yanından toplanan MD sahipleri grup kurduk bakınız Tarikata Beş Kala - Maladaptive Daydreaming 6

Blog yazılarının uzay boşluğuna gitmediğini, artan farkındalık ve baş etme gücünü anlatan yazı İyiye Giden Şeyler - Maladaptive Daydreaming

Aşırı hayal kurmanın can sıkıcı bir yan etkisini yan anlatan yazı Düşsel Kırılganlık - Maladaptive Daydreaming 8

Benim MD olduğum zamanları ve kurtulma mücadelemi anlatan yazı Galaktik Savaşçılar Diyarı -Maladaptive Daydreaming 9

Nihayet, Final Müthiş Son - Maladaptive Daydreaming 10


Eğer konuşmak istediğiniz bir mesele varsa yahut biraz muhabbet etmek isterseniz bana mail atabilirsiniz. erdogdu.exodya@gmail.com Budur mail adresim. 

Bir daha ki yazıda görüşmek üzere.  




Kaynakça:


https://www.quibblo.com/quiz/fnDuZNO/Do-you-have-Maladaptive-Daydreaming

http://wildminds.ning.com/

https://www.theatlantic.com/health/archive/2015/04/when-daydreaming-replaces-real-life/391319/

Yorumlar

  1. Evet, bir MD hastası olarak okuduğum ve okurken yazının yarısını bile geçmeden daldığım güzel bir makale.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. :D beğenmene sevindim. -Emre

      Sil
    2. Merhaba açıkçası şu an maladaptivite miyim değil miyim çok kafam karıştı :D sizin de fikrinizi almak istedim. Bende olay söyle oluyor daha çok müzik dinledigimde dans ederken veya otobusteyken kafamda klip çekiyorum mesela bu ben 8. Sınıftayken de vardı ama sadece müzik eşliğinde atıyorum yürürken falan yoktu müzik bittiğinde hayallerim biterdi. Hiçbir zaman gündelik yaşamını etkilemedi hatta sbs'de epey yüksek bir puan alıp çok iyi bir fen lisesine yerleşim. Izledigim filmlerin okuduğum kitapların etkisinde ÇOK kalırım ama öyle böyle değil. MeSela şu son zamanlarda bir kitap okudum ve kitaptaki kız aşırı ediliyordu kendimi onun yerine koyup kafamda klip çekiyorum ya da kıtabi düşünüp yatmadan önce sonunu yazıyorum djsksksk yazınca çok saçma geliyor ama cidden öyle sadece bu kitap da değil mesela çok komik bir film izledim yolda yürürken filmi aklımda tekrar oynatiyorum ve yol ortasında gülmekten oluyorum 😂😂😂 yani düşünürken mimik yapıyorum ve söyle de bir huyum var hatta örnek vereyim yakın zamanda baş agrisiyla norolojiye gideceğim evde Volta atarak doktora sikayetlerimi nasıl anlatacagimin provasıni yapıyorum:Dr

      Bu olaylar günlük hayatımı pek etkiniyor hatta çektiğim kliplerden sonunu yazdığım kitaptan memnunum mesela geçen sene üniversite sınavına girdim ve tıp dışında çoğu bölümü kazanabiliyordum ama tip için bir kez daha denemek istedim. Ve oldukça sosyal bir insanım arkadaslarimla aram çok iyidir ve günlük hayatta epey aktifim. Sizce bendeki bu değişik durum ne:D

      Sil
    3. Merhaba! Belirtiler tipi bir MD hastasını andırıyor ama bu durumu hastalık yapan gündelik yaşamımızdan bizi koparması. Yani eğer normal hayatınızda bir sıkıntı yoksa hayal gücünüz oldukça geniş diyebiliriz sanırım :D. -Emre

      Sil
    4. Bu hastalıktan nasıl kurtulabilirim üni sınavına hazırlanıyorum cok az kaldı zaten ne yapacağımı bilmiyorum

      Sil
    5. Serinin diğer yazılarına göz atmalısın 😉

      Sil
  2. bu bende hemen hemen 6 yaşımdan beri var ve ne olduğunu hep merak etmiştim.15 yaşında araştırıp buldum,sayenizde daha iyi öğrendim teşekkürler ^^ hayal dünyamda mutluyum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Beğenmene sevindim ama hayal dünyasında yaşadığın mutluluk kalıcı olmayabilir, gerçeklikle baş etmeyi öğrenmemiz lazım.

      Sil
    2. Ben bu durum yıllardır vardı ama ben gerçek sanıyordum napıcamı şaşırdım hayallerimin gerçek olmadığını ögrendigimden beri uykusuzum kırıp dönüyorum aglıyorum iki dk sonra ağlarken hayal kuruyorum birinin öldü günü ve onun için aglıyprum etrafıma karşı çok sertim napıcamı şaşırdım kaldım

      Sil
    3. Merhaba, seriyi takip ederek okumaya devam edersen sana iyi gelecek noktalar bulabilirsin. Uzun ve zor bir konu, yorumla anlatmak olmaz.

      Emre.

      Sil
  3. Aynı rahatsizlik bende de bar galiba mesela ben hiç kitap okuyamıyorum. 1sayfa bitmeden hayal dünyasına dalıyorum.ve kitap açık 2 3 saat süren bir hayale giriyorum Biraz da duygu durumumla alakalı hayaller kuruyorum yada kitaptaki bir kelimeden yada en çok istediğim ama olmayacak şeylerin hayalini kuruyorum ve ciddi ciddi yaşıyorum... Aklımda hep bir seneryo Bazen bir aşk filmi bazen savaş filmi bu hayaller yüzünden yanlız yaşadığım bu evde 4 senedir televiyon kurmadım Aslında mutluyum televiyon ve internetim varken hayallerim oluyor hiç bir şeye ihtiyacım kalmıyor. Ama sonunda boşa giden saatlere üzüyorsun ama ertesi gün eve gelince aynı şeyi yapıyorsun Bu hastalık mıdır bilmem ama iyi tarafı ve kötü tarafları var

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Seni çok iyi anlıyorum, gerçekten, işin can sıkıcı tarafı kontrol edilememesi ve boşa giden saatler senin de belirttiğin gibi.

      Sil
  4. bende olay daha farklı moduma göre mesela mutluysam arkadaşlarımla yapamadığım ve onlarla asla gerçekleşmeyecek hayalini kuruyorum dans ederken hayal kuruyorum otobüste ve yatarkende uyuyakalana kadar kuruyorum bazen bir kahramanın yerine koyuyorum bazen sevdiğim bir oyuncuyu kendime uyarlayarak kuruyorum en kötüsüde gerçek dünyaya döndüğümde kendimi çok baş hissediyorum mutsuz.. :(

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet, hayal dünyasının sınırsızlığı ve kontrolün tamamen sende olması sınırlı gerçekliği can sıkıcı gösteriyor ama bu yazıyı yazma amacım bunun farkındalığını oluşuturup hayal kurma hastalığından kurtulmaktı açıkçası. Çünkü bu kontrol edilemeyen bir bağımlılık.-Emre

      Sil
  5. Yaklaşık bende 7 yıldır var olan fakat son birkaç yıldır yaşadığım çeşitli psikolojik sorunlar yüzünden artan ve sık sık müzik dinlerken yolda yürürken yalnız olduğum her saniye beni yalnız bırakmayan bir hastalık. Hastalık yüzünden yapmak zorunda olduğum hiçbir şeyi zamanında yapamıyorum geceleri uyuyamıyorum hatta 1 saat uyumadan okula gidiyorum diyebilirim bu yazıyı yazarken bile defalarca dalıp gidiyorum bile bunun yüzünden psikiyatriye gitmeye karar verdim ama gittiğimde bipolar bozukluk tanısı koydular antidepresan verdiler falan ama tabi bir değişiklik olmadı Çünkü çoğu psikiyatri hastalık olarak görmediği için bazıları bipolar bazıları anksiyete deyip antidepresan verip gönderiyorlar tıp da hastalık olarak görülmemesi ve Türkiye de önemsenmemesi ayrıca sinir bozucu bir taraf bazıları diyor kim böyle bir şeyden kurtulmak ister ki falan diye yaşayan bilebilir benim düşüncem yani gerçekten hiç kolay değil kurguladığımız o dünyanın gerçek olmadığını bile bile hayal kurmaktan vazgeçememek

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bahsettiğin üzücü durum tam da bu yazıyı yazma nedenim. Bir farkındalık meydana getirip bilinçlenmeyi arttırmak. Müzik dinlemeyi, izliyorsan animeyi bırakmanı ve dünya savaşı belgeseli gibi gerçekliğin çıplak portesinin sergilendiği şeylere yönelmeni öneririm. Umarım iyi olursun, sevgiler. - Emre

      Sil
  6. bende de var galiba demiyorum cunku var oldugunu biliyorum hepimizin hayatindaki sorunlardan kacip hayal dunyasina saklandigimizida biliyorum bende cok kucuk yaslardan beri var sahip olamdigim herseye sahip oldugum ve ulasilmaz denilenin ulasilir oldugu bir dunya bu hasataliga yakalanmadan bilimesiniz bazen saatlerce hayal kurmakdan basima agrilar girerdi bazen kurdugum hayalin gercek olamayacagimin farkina varir sonrada burasi benim dunyam ben ne dersem o olur der devam ederdim eger bir tedavisi olsaydi kesinlikle tedavi olurdum normal olmadigiminda farkindayim

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tedavisi yok demek olmaz. Kişilik bir süreçtir, yönlendirilebilir. İnsan değişime açıktır. Öncelikle hayal dünyasına iten realitenin ne olduğunu öğrenmeli ve bununla gerçeklik dünyası içinde baş etmeyi öğrenmeliyiz. Sanırım bu Maladaptive Daydreaming konusuna ikinci yazıyı yazmam gerekecek :). - Emre

      Sil
  7. Bu bende de olan bir şikayet. gündelik hayat tam bir işkenceye dönüşüyor. kitap okurken hayal kuruyorum. acaba durağanlıktan mı hayal kuruyorum diyorum. sonra evi-köşe bucağı temizliyorum. yine hayal kurarken buluyorum kendimi. işin kötüsü bu hayal kurma işi baya zevkli ve eğlenceli olduğu için bırakamıyorsunuz da. bundan nasıl kurtulurum diye nette gezinirken bu sayfayı okudum. buradakilerin benim için doğru olması içime bir soğukluk düşürdü. sabahtan beri hayal kurarken an itibariyle gerçekliğin bu kadar gerçek olduğunu hissettim. ben bu şikayetim için psikologa da gittim bir ilaç yazıp geri yolladı. şunu belirtmek isterim ki ne kadar hayal kurarsanız kurun sonu hep hüsran. aşırı hayal kurmama rağmen gerçeklik duygumu kaybetmedim allaha şükür. tek başına başa çıkması zor gerçekten.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İşin güzel tarafı gerçekliğe tutunup, hayal dünyasına iten faktörleri öz farkındalık ile tespit edince iş epey kolaylıyor. Maladaptive Daydreaming'in çözümsüz bir şey olduğunu düşünmüyorum. - Emre

      Sil
  8. Hocam merhaba. Yaklaşık 5 yaşımdan beridir sanırım bu durumdan muzdarip bir kimseyim. Hayallerim kontrolden çıktı çünkü onlarsız kendimi bir hiç hissediyorum. Hatta günlük rutinim haline geldi ki...hayal kurmadan dayanamıyorum, ki her şeyi tiyatral bir şekilde uyguluyorum. Sanki zihnimin içinde bir oyun oynanıyor ve baş rol benim. 18 yaşıma geldim ve hala kafamın içinde adını bile koyamadığım bir çok dostum var. Yürürken, yemek yerken, kitap okurken vb. aklımdan çıkmıyorlar. Bu bir hastalık mı yoksa sadece her insanda olan bir problem mi? Genelde anonim olarak yazmayı daha çok ön görüyorum. İnsanlara bu durumumdan bahsetmeyi utanıyorum, yani bir kaç defasında sorduğum da hepsinden ''Hayır, bu kadar değil'' gibi cevaplar alıyorum. Sizce ne yapmalıyım?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Şöyle ki, günlük hayatını etkileyip hayatın gerekli fonksiyonlarını bulaşmaya başladığı için hastalık diyebiliriz, yani herkeste olan bir durum da değil. Öyle olsa zaten oldukça bilinir yaygın olurdu. Ne yapmalısın sorusu biraz karmaşık. Seni tam tanımadan bir şey diyemem. Mail atıp ayrıntılı bir şekilde konuşursak bildiğim duyduğum ve tecrübe ettiğim kadarıyla yardımcı olmak isterim. Bundan gayrı, şunlara dikkat etmek lazım. Hayal kurmaya ne zaman başlıyorsun, yalnız kalınca mı, yola çıkınca mı vesaire vesaire. Neden hayal kurduğun da önemli. Neden gerçeklikten kaçıyorsun bunu düşünmen lazım. Hayal gücünü pompalayan şeylerden de uzak durman lazım. Anime izlemek, müzik dinlemek, fantastik romanlar okumak gibi. Şimdiden kolay gelsin, zira kontrol altına almak istiyorsan çok uğraşman, alışkanlıklarını değiştirmen lazım. - Emre

      Sil
  9. Bende tam olarak var mı? Emin değilim.10 yaşımdan beri izlediğim filmlerden, dizilerden, kitaplardan şahıslardan veya sahnelerden etkilenip buna göre senaryoyu devam ettirirdim. Günlük hayatımı Çok etkilemiyor genelde boş zamanlarda mimiklerimi de kullanarak müzik eşliğinde bu sahneleri oynuyorum. Dışardan kendi kendime konuşuyor haraket ediyor gibi gözüküyor. Bu durum birkaç kere beni fark eden ailemi korkutuyor. 18 yaşındayım hayatımın belli döneminde çok,belli döneminde az olmakla birlikte bu hastalık/ durum benimle birlikte var.(Eğer bu bir hastalık ise kesinlikle kurtulmak isterim ama dediğim gibi benim günlük hayatımı çok fazla etkilemiyor.)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gündelik yaşamını etkilemiyorsa sıkıntı değil, kontrol altındaysa hiç sıkıntı değil.

      Sil
  10. Merhaba. Teşekkür ederiz. Avantajlarını anlatabilirsin, uygunsa burada bile yayınlayabiliriz :)

    YanıtlaSil
  11. Ben uyumadan önce hayal kuruyorum bu bir iki gün yada daha fazla sonra gercek oluyor birçok kez ne düşünürsem mesela bi hoca birine 216 diye bagiriyodu öbür gün derste hoca bana 216 diye bagirdi bu olay çok sacma gibi ama daha birsürü böyle anim var

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Acaba tam tersi oluyor olabilir mi? Hocanın 216 diye bağırdığını görüyor ve akşamına bunun hayalini kuruyor olabilir misin? Çünkü hayal dünyasında zaman kavramı da maniple edilmeye açıktır.

      Sil
  12. yıllarca sadece benimdir diye hiç araştırma yapmadım ve kimseye tek kelime söylemedim. şu an psikologa gidiyorum yalnız degilsin deyince araştırma yaptım. ve bu yazıyı gördüm. beni anlatıor. benim hayatımı çok etkiliyor nasıl kurtulmam gerek bunu öğrenmeliyi :(

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Psikologa gitmene çok da gerek yok. Kendin çözebilirsin bu durumu. Nasıl kurtulman gerektiğini de anlatacağım.

      Sil
  13. Merhaba bende de bu durum var sanırım ama ben genelde evde yalnız kalınca hayallerimi tiyatral bir şekilde gercekleştiriyorum. Etkilendiğim bir kitaptan sonra bu durum cidden artmaya başladı ve sürekli hayalimi tiyartral bir şekilde tek başıma yaşama başladım. Durumun farkındayım ama birden hayalimi yaşarken buluyorum kendimi bir de şöyle bir durum var müzik dinlerken fazla oluyor hatta müzik dinlemeye başlayınca hayallerim tiyatroya dönüşüyor. Ama durumun farkındayım

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Peki bu durumdan rahatsız mısın?

      Sil
    2. İlk başlarda rahatsız degildim ama gün geçtikçe iyice arttı dışarıdan biri izlese karşımda biri var gibi konuşuyorum ona göre hareketler ediyorum ama ben karşımda birinin olmadığından eminim (burayi belirteyim :).) istediğim şeyleri hayalimi yaşıyorum bir nevi ama eğitimim açısından biraz sıkıntılı olabiliyor

      Sil
    3. Nasıl kurtulabilirim bu durumdan egitim hayatım için kurtulmam gerek

      Sil
    4. Merhaba! Buraya ulaşmana sevindim. Yazının en sonunda bu konunun son yazısı var. Hayalleri kontrol altına almak için bir iki tavsiye içeriyor. Bir göz at.

      Sil
  14. Benn tam olarak ne zamandan beri bal bilmiyorum ama şuan 17 yaşımdayım ve her şeyi bırakıp hayal dünyam içinde tercih edebilecek kadar bağlıyım ve sadece hayal kurmaya değil onun içinde oluşturduğum insanlara. Ben hayal kurarken genellikle müzik dinliyrum ve odanın içine kendimi kapatıp konuşup mimikler yapıyorum aslında bu durumdan memnunum fakat ders hayatımı veya sosyal hayatımı etkiliyor. Daha önce benim gibi insanlar olduğunu düşünmemiştim bu yazı için çok teşekkür okurken içim tuhaf oldu ağlamaklı hissettim. Yalnız olmadığımı hissetmek çok güzel. Psikoloğa da gittim bqna geçeceğini söyledi fakat daha fazla bağlanıyorum gibi hissediyorum ve başka bir yere durumumuzdan kaynaklı gidemiyorum. Ama bu yazı için tekrardan teşekkür ederim çok şey kattı

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Rica ederim! Amacım da buydu. İnsanlara ulaşıp yalnız olmadıklarını göstermek. Nasıl geçeceğini tam olarak bilemem, doktor değilim malesef ama sana çözüme giden yolda nasıl çıkabileceğini gösterebilirim. Takipte kal lütfen. Bu serinin devamı gelecek.

      Sil
    2. Sizce psikologa gitmeye gerek çok var mı? Bu durum tek başına halledilebilebilir mi?

      Sil
    3. Bence çok gerek yok. Zira doktorlar bu durumdan haberdar bile değil, üstteki yorumlara bakarsan gidenlerin neyle karşılaştığını kestirebilirsin az çok. Serinin üçüncü yazısında nasıl halledilebileceğini anlatacağım ama bu çok bireysel bir konu. Benim yöntemlerim sana uymayabilir. Asıl çare olayın özünün anlayıp kendi yöntemini geliştirmek.

      Sil
  15. Merhaba. Evet durum sıkıntılı sonuçlara yol açabilir. Şahsi fikrim doktora gimenin gerekli olmadığı. Bir sonraki yazıda neler yapılabileceğini anlatacağım.

    YanıtlaSil
  16. Bende de yaşadıklarımdan ötürü sığındığım hayal dünyası var 23 yaşına geldim çıkamadım bende hayalimde yeri geliyor oyuncu senarist yönetmen herşey oluyorum bu durumdan sıkıldım intihar etmişliğimde vardı beynimde ki sesler hayaller dursun diye ama nafile ne yaptıysam bitmedi geçmedi çıkış kapısını bulamadım sürekli duygu durum bozukluğu yaşar oldum midem bulanıyor herşeyden kıyamet kopsa umurumda değil daha çok şey yazardım ama anlarsınız umarım yardımlarını akıl vermemizi bekliyorum saygılarımla çünkü yine intihar etmek istemiyorum ahmak gibi

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merhaba Şüheda. Yorumun beni çok üzdü, lütfen böyle düşünme. Ölümden başka her şeyin çaresi var. Bir sonraki yazıyı beklemen çok güzel ama unutma ki senin hayatın en kıymetli şey ve ben bir yazı da yazsam elli yazı da yazsam bir fark yaratmamalı, senden değerli olmamalı. Evet bir yazı daha yazacağım bu seriye ve iyileşmek için neler yapılabileceğini anlatacağım. Takipte kal ve lütfen kendine dikkat et. Sağlıcakla kal.

      Sil
  17. bu hastalığa bende taha çocukğumda vardı hayaller hayal kurarken ellerim dönmesi ayaklarıp zıplardım ben bu hastalığa geçiceği düşünmüşütüm yanılmışım 22 yaşına geldim hala sürekli hayal kuruyom malaptive hepsi belirtileri var bir tek bende var zannetim acaba bu hastalık yaygın gelişimsel bozukluk bağlantı varmı bana yaygın gelişimsel bozukluk koydular acaba hastalık tetikledimi inşallah iyi anlatmışımdır

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merhaba Anıl. İyi anlattığını söyleyemem açıkçası :D. Ama sıkıntı değil. Attığın yorum tipik bir maladaptive sahibinin yorumu. Cümlelerin düşük, iç içe, birbirine karışmış ve atlaya atlaya yazmıışsın. Tıpkı bir hayal dünyası gibi. Serinin sonraki yazılarını da oku lütfen. Selametle.

      Sil
    2. Merhaba el donmesi ve ayakta ziplama icin norolojiye gittin mi epilepsi de olabilir.

      Sil
    3. Aynisi bende de var ustelik ozel egitim ogretmeniyim bende de asperger yani yaygin gelisimsel bozukluk var mi diye cok dusundum

      Sil
    4. Merhaba millet! Bir sürü Unknown isimli yorum var. Mail atarsanız konuyu daha derin konuşabiliriz ve sizden öğrendiklerimi diğerlerine aktarabilirim. Sevgiler. -Emre

      Sil
  18. Yalnız olmadigimi bilmek mutlu etti. Ama tedavisinin olamdigini duymakta bir o kadar uzdu. Kendimi bildim bileli boyleyim. Hep yalniz kalip saatlerde hayal dunyamda gezinirim. Ama son zamanlarda gerceklikten keyif almamaya basladim. Hayallerimle mutluyum evet ama onlari yasayamayacak olmak beni cok mutsuz ediyor. Bunu azaltmanin bir yolu olmali lutfen

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tedavisi yok diyemem. Bu konuda bir yazı daha yazacağım. Takipte kal lütfen.

      Sil
    2. Yeni yazı ne zaman gelecek

      Sil
    3. Bu seri 3 part olarak bitti. 4. yaziyi kast ediyorsan henuz yazmaya baslamadim ama kafamda bir taslak var. Yakin zaman da yazarim insallah. - Emre

      Sil
    4. 4.yazıyı merakla bekliyorum çabuk yazman dileğiyle:)

      Sil
    5. Elimden geldigince hizli yazacagim ama su anki yazma stilime bakarak da anlayabilirsin ki elimin altinda bir turkce klavye bile yok. En yakin firsatat insallah.

      Sil
  19. Aynı durum bende 4-5 yaşlarından itibaren var. Evcilik oyunu ile başlayan yaş ilerledikçe ayakta volta atarak (özellikle karanlık ve hiç ışık girmeyen odada) ruh halime uygun müzik eşliğinde, bitmek bilmeyen cesitli senaryo ve benim bir oyuncu gibi dudaklarımı hareket ettirerek mimiklerimi kontrol altında tutmadan oynadığım bir tiyatroya döndü. Dışarıdan bakan insana -ya bu deli heralde- cümlesinden başka bir seçenek bırakmayacağından eminim o sırada oluşan görüntümün :D Özellikle ruhsal anlamda çok sıkıntılı olduğum dönemlerde artıyor. Benim için yaşadığım, içinde bulunduğum hayatın stresinden sıkıntısından kaçmak için tek yol. Çünkü o an herşeyi kenara bırakıp sadece mutlu olduğumu hissedebiliyorum ve hayal dünyamla kurduğum bu bağ beni daha da çok ona yönlendiriyor. Beni bıraksalar, sorumluluklarım olmasa (özellikle hafta sonu) 13-14 saat aralıksız sürdürebiliyorum bu tiyatroyu. Sabahları okula gitmeden 1 saat önce kalkar güzelce hayal kurar hazırlanır, hazırlanırken hayal kurar, yürürken hikayeyi devam ettirir (kesinlikle yüz ifademi değiştirmem), eve gelirim saatlerce gece yatana kadar bazen de yattıktan sonra gece 2 3 e alarm kurup kalkar hayalime devam ederim (herkes uyuyorken ve zifiri karanlıkta daha iyi odaklanıyorum). Benim için odamın önemi çok büyük çünkü orada yalnız kalabiliyorum kendimi orada buluyorum. Ama başka evlerde de aynı durumu sürdürebilirim. Sabah okula kimse gelmemişken boş sınıfta volta attığım çok oldu.

    Buna sebep olan kucuklukten gelen travmalarimin farkındayım. Hayal kurmasaydim -böyle bir yeteneğim olmasaydi- belki bende daha büyük yaralar açabilecek travmalardı. Benim antidepresanım müzik dinleyerek hayal kurmak oldu ve bu ilacı ben kendime verdim.

    NLP tedavisi gördüm yaklaşık 9 seans sonrasında maddi yetersizlikten dolayı devam edemedim. O seanslardan mıdır yoksa aynı dönemde, sayesinde benim bir destek almaya ihtiyaç duyduğum özel hayatımda olan sıkıntılardan çıkarttığım derslerin etkisiyle mi bilemem; artık çok daha bilinçliyim yaşadığım hayattan %70 oranında memnunum (o dönem %10 falandı)bana hiçbir fayda sağlamayacak bir işe saatlerimi harcayarak bir noktaya varamayacağımın farkındayım. Hayatımın değerli ve vakit anlamında kısıtlı olduğunu biliyorum. Tedavimi tamamlamadım ilaç da kullanmadım ama o dönemin etkisiyle bu hayal kurma işi %60 azaldı. Bir de bu sene üniversite sınavına hazırlanıyorum mecburum artık bu işten vazgeçmeye çünkü bu sene vaktimi boş hayallere harcarsam benim bütün ömrüme mal olacak. Artık yatmadan önce 1 maksimum 2 saat kuruyorum. Bazen ders çalışmaktan ona bile fırsatım olmuyor. Hafta sonları vaktim daha geniş olduğu için sabah erken kalkıp öğlene kadar hayal kuruyorum (mesela bugün 9 saat çalışmam gerekirken salak bir şekilde saatlerce hayal kurup doğru düzgün başlamadım bile).

    Yani şöyle bir insan olsaydım daha mı mutlu olurdum bilmiyorum ama benim vaktimi oyun oynamak, sosyal medyada takılmak, (maalesef) kitap okumak, film izlemek, arkadaşlarla takılmak öldürmüyor. İnsanlar bana boş vaktinde ne yapıyorsun diye sorduğunda ben verecek yanıt bulamıyorum çünkü bunların hiç birini yapmıyorum. Ve zevk de almıyorum çünkü benim için zevkin mutluluğun hazzın en üst noktaya ulaştığı an hayal kurmak ve ben her ne kadar bundan bir nebze uzaklaşsam da hiçbiri bunun ötesine geçemeyecek.

    Aslında sosyal, insanlarla iletişimi güçlü, iyi anlaşan bir insanım yani ortama çıktığımda iyiyim ama her zaman kendi yalnızlığım daha önemli. Bir arkadaşa bir insana bağımlı yaşamak beni aşırı mutsuz ediyor. Belki bu özelliğe hatta bence yeteneğe sahip insanlar çok asosyal olduklarını içlerine dönük olduklarını söyleyebilirler ama ben valla öyle değilim �� Sevilir miyim sevilmez miyim bilmem ama girdiğim ortamda kendimi belli ederim.
    ....

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Öncelikle seneye bende senin gibi ünüversite sınavına gireceğim hatta bu sene bile düzgün çalışmam gerekiyor ama hayal kurmayı bırakamıyorum sabah akşam aralıksız hayal kuruyorum hiç uyumadan okula gidiyorum ders dinleyemiyorum derste bile kendimi hayal kurarken buluyorum sen azalttığını söylüyorsun ama ben başaramıyorum bana boş vakitlerinde ne yapıyorsun dediklerinde bende cevap bulamıyorum çünkü bütün vaktim hayal kurmakla geçiyor yani ailem bu durumdan habersiz bazen okula gitmediğim zamanlar evde duruyorum bütün gün odada hayal kuruyorum böyle yaparak hiçbir sorumluluğumu yerine getiremiyorum uyku desen neredeyse hiç yok denecek kadar az yemek desen çoğu zaman yemek yemiyorum az hayal kuracağım diye yani sen nasıl azalttın benimde buna bir çözüm bulmam gerekiyor çünkü hayatımı etkileyen bir sınav

      Sil
    2. Emin ol aynılarını ben de yaşıyordum. Benim ailem bunun farkındaydı ama ergenlik olarak değerlendiriyorlar sanırım. Zaten onlarla çok da bir ilişkim olmadığı için belki de odamdan dışarı çıkıp iletişim kurmaya değer görmediğim için bunu yapmıyordum. Ben önce bunun neden kaynaklandığını bulmaya çalıştım çünkü düşünüyordum ben müzik bağımlısı değilim ben hayal bağımlısıyım müzik dinlemeyi bırakmak, kitap okumayı bırakmak, kafamda senaryolar canlandırmaya itecek herşeyden vazgeçmek benim için yeterli değildi. Çünkü mutlu olduğum zaman hayal kurma sam bile beni etkileyecek bir durum yaşadığımda toplumda kendimi ifade edemediğimde benim ilk sürüklendiğim nokta bu olacaktı. O yüzden ben sorunu kendi içimde aradım. Zor iletişimsiz bir ailem şizofreni hastası bir annem beni kendi sınırları içerisinde büyüten bir Babam ve maddi sikintilar vardı asla hatırlamak istemediğim çocukluk anıları vardı. Bir de bütün bunların ötesinde ben vardım. Özgürlüğüne düşkün kendini ifade etmeyi seven okul hayatında başarılı bir işi yapacağı zaman güzel yapmayı seven etrafindaki insanlari seven biri olarak biliyorum ben kendimi. Önümdeki seçeneklere bakarsak o sıkıntılara şahit olmak mı yoksa odaya çekilip kendini tatmin etmek mi ben de normal olarak ve büyük ihtimalle senin de yaptığın gibi hayal kurup o anlık herşeyi unutmayı seçtim. Ama eminim bunun zarar verdiğini biliyor hissediyorsun ama somut bir zararını görmediğin için o kadar da büyük bir şey olarak gelmiyor. Benim dönüm noktam gerçeklikle hayali ayırt etmekte zorlandığım dönemde hayalini kurduğum şeyin asla olmayacağını anladığım zamandı. Yani bu öyle çaba göstereyim de olsun diye bir hayal değildi sevildiğimi saygı gördüğümü düşünüyordum sadece. Ve o hayalimi yaşamak için bütün hayatımı değiştirmeye başlamıştım asla olmayacak şeyler için. Aklım başıma geldi çünkü ben büyük bir darbe aldım. Ve sonrasında dedim ki sen herşeyden herkesten öncesin. Olmayacak şeyler için kendini harcadın hayatını harcadın ruh dünyanı mahvettin ve bundan sonra herşeyi geride bırakıp kendine kendi istediğin gibi bir yol çizeceksin. Nasıl mutlu oluyorsan öyle yapacaksın. Mutlu olmadığın hayatını mutlu olacağın şekilde düzenleyeceksin. Tabi ki aile içinde yaşadığım sıkıntılar değişmedi ama ben değiştim ben değiştiğim için de artık daha fazla tolere edebilir hale geldim. İnsanları öyle kabul ettim ve beni de artık yeni halimle kabul etmeleri için çabaladım. Kurduğum hayaller gerçek olabilecekmiş gibi Hic üniversite okumayı düşünmezken ve ailem çok da desteklemiyorken ben kendi kararımı vererek sınırlarımı aşarak bunları kabul ettirdim. Günlük hayatımı özel hayatımı düzenledim, daha zevk alacak hale getirdim. İnsanlarla ilişkimi düzenledim. Beni hayata yaşamaya bağlayacak yönlerimi keşfettim. Ne kadar geliştirmem gerektiğini düşündüm ve dışarıda birilerinin benim yardımıma ihtiyacı varken benim odama kapanıp kendi mücadelemde boğulmamın mahvolmuş bir ömürden baska bir sey olmayacagini anladim. Baskalarinin bizi kurtarmasini bekleyemeyiz, kendi kurtarıcımız bizden başkası değil. Tabi bir de artık şizofreni boyutuna yaklaştığımı farkettim -annemden de gördüğüm uzere- danışanımın soylemesiyle. Böyle bir sınanma yaşamadan kendi iradenle bir noktaya getirmen gerekiyor.

      Sil
    3. Ben şu an sınav dönemindeyim ve kurduğum en bariz belirgin hayal üniversite üzerine ama artık onda bile kendimi o kadar kötü hissediyorumki hem elde edemeyip tekrar başka bir yıkım yaşamaktan hem de o hayal kurduğum vakitlerde ders çalışma imkanım olduğu halde çalışmadıgım için. Yani her şey yerinde ve zamanında yaşanmalı. Benim şu an ders çalışmam gerekiyorsa matematik dahi olsa zevk alarak yapmalıyım gittiğim yeri sevmeliyim beraber olduğum insanları sevmeliyim. Sınava hazırlanma işini kendime eziyet haline getirmemeliyim. Eğer bir yere gitmek nasip olacaksa o zaman hayalini kurduğum anları yaşayacağım zaten şu an yapmam gereken ders çalışmak, kendimi geliştirmek ve güzel günler için zemin hazırlamak. Ânı yaşamayı öğrenemeden hayal kurmayı bırakmayız malesef. Bunları söylüyorum ama inşallah ben de her anımda uygulayabilirim.

      Sil
    4. Gerçekten bana yardımcı olacak bir yazı yazmışsın benimde şu son birkaç yıldır geçirdiğim hayatımı etkileyen ailesel bir sürü sebeplerim oldu ve ben bunlardan kaçıp sorunla yüzleşmektense odaya çekilip hayal kurmayı tercih ettim bu bende küçüklükten beri vardı fakat beni bu kadar etkilemiyordu yani yine hayal kuruyordum ama çoğu zaman sorumluluklarımı yerine getirebiliyordum benimde kurduğum hayaller kendi dünyamda gerçekleşebilecek hayaller değil yani çaba göstererek elde edemem imkansız bende senin yaptığın gibi kendime yeni bir yol çizmeye çalışacağım ne kadar başarılı olacağım bilmiyorum ama deneyeceğim belki benimde çevremdeki hiçbir şey değişmeyecek ama en azından değişmek için çaba göstereceğim

      Sil
    5. Yardımcı olduğun için çok teşekkür ederim:)

      Sil
    6. Attığın her küçük adımda senin için her şey daha güzel olacak emin ol :) dualarımda olacaksın...

      Sil
    7. Çok sağol her şey için🤗😊

      Sil
    8. Merhaba arkadaşlar. Ilk arkadaşa durumunu paylaştığı için teşekkür ediyorum. Çok güzel ve açıklayıcı. Ayrıca birbinizi böyle desteklemeniz acayip hoşuma gitti. En yakın zaman da ben de yazacağım bir sonraki yazıyı. -Emre

      Sil
  20. ....
    Bu aşamaya gelebilmek, yani hayatımın %100 üne mâl olan sadece yemek vb ihtiyaçlarım için odamdan çıktığım dönemleri atlatıp sadece akşamları ve yolda gidip gelirken hayal kurmak benim için büyük bir gelişme. Ve daha önemlisi eğer bunu bir dert bir sıkıntı gibi görüyorsanız -ben de görüyorum- bence bu sıkıntının iyi yönlerini görmeliyiz. Çevremde bu durumu bilen insanların söylediği şey şuydu "ben yan odaya geçtiğimi dahi hayal edemem sen ne yapıyorsun". Bir işe bu kadar odaklanabilmek, o oyunu zihinde kurabilmek, bir oyuncu gibi oynamak, olayları insanları yerlerine yerlestirebilmek, sanki onlar varmış onlarla konusuyormuscasina hissebilmek bence kötü sonuçlar doğursa da bir yetenek. Yani bizim hayal dünyamıza sahip olmak için nelerini feda edecek insanlar var. Evet bir kenara bırakmak zorundayım saatlerimi vermemeliyim mesela ama bir yandan da bunun nimetlerinden faydalanmaliyim. Mesela belki roman yazabilirim, belki senaryo; bir oyuncu olabilirim mesela. Bir şeyler tasarlayabilir görsel zekamı kullanabilirim. Hayal kurmayı bırakmak demek benim için hayâli bırakmak demek değil. Bunun da iyi yönlerini farkedip kullanmam gerek.

    Tabi eğer bu uzun yazıyı okuduysanız zannetmeyin ki ben tamamen bu rahatsız olduğum durumdan kurtuldum. Hayır. Dediğim gibi beni meşgul eden, sıkıntılı dönemlerimde nüksetmeye de devam eden bir mevzu ve ben tekrar her şeyi bir kenara bırakıp kendimi odaya kapatmaktan korkuyorum. Ve hayatı ânı yaşayan insanlara çok özeniyorum. Kafasında bunları halledebilen ya da eksik yönlerimi tamamlayabileceğini düşünen varsa ben buralardayım :)

    YanıtlaSil
  21. Bir de bence bu durumdan kurtulabilmenin en önemli dönüm noktası kendini ve hayatını kabul edebilmek. Kendi hayatını daha yaşanabilir hale getirmek "sandığımız" kadere teslim olmamak. Zaten yaşadığım hayattan zevk aldığım hiç bir ân oturayım da hayal kurayım demiyorum. Biraz da olsun buna son verebilme noktasına gelmiş bir insan olarak diyorumki: Kendinizi keşfedin, hayatınızı zevk alacağınız biçimde düzenleyin, herşey sarpa sarıyor kötüye gidiyor olabilir ama bütün bunlara teslim olmamak sizin elinizde, düzeltmek sizin elinizde, bu hayatı sizden başkası yaşamıyor. Birileri size zindan ediyor diye yahut kendi kendinize zarar veriyorsunuz diye herşeyinizi bir kenara bırakıp kendi içine kapanmak hiç birşeyi düzelmeyeceği gibi daha da kötü yapıyor. Ben bir destek almak gerektiğini düşünüyorum zaten kendini buna kaptırıp bundan mutlu olan insan kendi iradesinin farkında değil demektir. Ve başka dışarıdan bakan bir iradeyle desteklenmelidir. İlaç kullanılacak bir durum değil ama. Ben hep kendimi çok iyi tanıdığımı düşünürdüm çünkü hayal kurarak kendimle başbaşa olduğumu varsayardım. Ama böyle olmadığını şimdi farkediyorum. Beni dahi tanımayan bir insanı hayal dünyasının merkezine alarak bütün hayatını o "beni tanimayan" insan için 360 derece değiştiren, kendinden, sınırlarından, özgürlüğünden ödü
    vermeyi dahi göze alan bir insan olarak kendinize asla bunu yapmayın. Ben bu hatayı yaptım hayalime malzeme olsun diye taninmadigim bir insana kendimi bağladım ve bütün hayatımı o insan için değiştirdim okulumu bıraktım. Bunun suçlusu o mu? Hayır bunun tek suçlusu benim onun hiç birşey den haberi bile yok ama ben bütün bunları atlattım ve kendime döndüm kendimi tanıdım. Hayal kurmanın beni nelere sürüklediğini gördüm ve adım adım bundan vazgeçiyorum, minimum seviyeye indiriyorum. SİZ DE BUNU YAPABİLİRSİNİZ.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Belki de biz hayati hayal kurarak yasiyoruzdur. Bu hayalden kastim bir insani merkeze almak degil. Kendini merkeze almakla olmali. Eger hayallerimiz olmazsa gelcegimizi karartiriz. Hayalimizin pesinden kosmaliyiz . Ama eger onu yakalamaya calisirken hayal kurarsak asil hedefimiz olan ilk hayale ulasamayabiliriz. Hayal kuralim ama bunu hayata gecirmek icinde cabalayalim.

      Sil
    2. Ya da en azından hayalimizi hayatımıza tercih etmeyelim. Herşey yerinde ve kontrolünde güzel kişisel gelişimcilerin ilk önerisi hayal kurmak biz bunu fazla yapıyoruz sanırım :) Hayal onu gerçek hayatta yaşamak için çabaladımız zaman güzel. İşte o zaman insan tatmin olduğu noktalara ulaşabiliyor. Bizim yaşadığımız kendimizi kandırmaktan başkası değil.

      Sil
    3. Merhaba. Kendi tecrübelerini paylaştığın için çok teşekkür ederim. Bu blogu daha yararlı bir halde getirme konusunda yardımcı oluyorsun. Lakin bir kullanıcı adın olsaydı daha iyi olurdu. Zira bir sonraki yazıda okur tecrübelerini paylaşırken referans vermek isterim. -Emre

      Sil
  22. Ben otuz yıldır bu md işleriyle uğraşıyorum. Yazın güzel ama eksik. Aslında tam hepsini okumadım🙈. Uçuşa geçtiğimiz anda yapılan hareketler mesela. bunları yazsaydın normal hayal kuranlar burdan kendilerini ayırabilirler. Bu hareketlerde kendi etrafında daire çizme sağa sola sallanma ileri geri saklanma vb

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hepsini okuduktan sonra tekrar konusalim o zaman.

      Sil
    2. Uçuşa gecerken peki cok hizlandiginiz icin terlediginiz nefes nefese kaldiginiz oluyor mu

      Sil
    3. Güzel soru :) - Emre

      Sil
  23. Merhaba. Ben de kucuk yaslardan itibaren hayal kurdum hep. Evde kendi kendime hizli volta atip hareketleri resmen yasayip cok hizli mimiklerle tuhaf sesler cikarirdim. Ve o kadar hizliydim ki ter kana batip nefes nefese kalirdi. Ve bende ellerimi donderip cirpma ve ziplama vardi. Ama kontrol edebiliyordum. Universiteye gittigimde odamda yalniz kalimca yapiyodum ve depresyona girdim. Sonra doktor epilepsiye benziyor anlattiklarin dedi epilepsi cikti ilac kullandim atlamalarim durdu ve el cirpmalarim gecti. Ama hayal dunyam devam etti muzikle birlikte yine volta atip mimik kullaniyorum terliyorum. Ve depresyondan cikamiyorum psikiyatriye gittim antidepresan verdi ve psikologa gidip terapi de görüyorum. Sorunumu bir turlu anlayamiyodum ve arastirirken bu hastaligi ogrendim ve bana uyuyor. Benim durumum sizinkine gore cok mu farkli merak ettim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İlginç bir durum. Epilepsinin işin içinde olması çok ilginç. Ben doktor değilim o yüzden kesin bir şey diyemem ama şu kadarını söyleyeyim hayal kurarken el kol hareketleri yapmak, mimik kullanmak, bir odanın içinde dönmek vesaire her MD sahibinin yaptığı hareketler. -Emre

      Sil
  24. Bu durum beni heo rahatsız etti. Vazgeçmek imkansızmış gibi geliyor. Üstüne üstlük şuan üniversite sınavına hazırlanıyorum ve bu durum benim çok vaktimi alıyor. Bu durumdan nasıl kurtulabilirim?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Verdiğim bağlantılardan ikinci ve üçüncü yazıya uçun millet. Tek yazılık bir konu değil bu. -Emre

      Sil
  25. İyi bir sey, hoş bir şey fakat sürekli hüzünlü hayaller kuruyorum. Mutlu hayaller kuramıyorum ve bu da beni aşırı strese sokuyor. O hayal yüzünden gün içinde mutsuz olabiliyorum, hayali devam ettirme gereği duyduğum için o gunumu mahvediyorum. Bu bende senelerdir var, hastalık olduğunu yeni öğrendim fakat dediğim gibi; mutlu hayaller kuramıyorum. Bu berbat bir şey. Zihnimi o an kontrol edemiyorum. Sürekli kendi kurdugum hayaller yüzünden ağlıyorum. Beynim bazen patlayacak gibi oluyor. Nasıl kurtulurum bundan?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Serinin ikinci ve üçüncü yazısını okursan bir iki fikir edinebilirsin. - Emre

      Sil
  26. merhaba benim olayım farklı. kendi hayal dünyama dalıp ellerimi oynatıyorum. mesela kendımı 2.dünya savaşındaki bir rus olarak görüp nazilerle savaşıyorum. bu esnada ise ellerimi istemsizce oynatıyorum(ovuşturma hareketi gibi). Bu olayın bu hastalıkla ilgisi var mı veya başka bir hastallık mı?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Başka hastalıkla lakası var mı bilemem ama Maladaptive daydreaming ile alakası var. Hayal kurarken el yüz hareketleri gerçekleşmesi çok normal. - Emre

      Sil
  27. Merhabalar, neredeyse çoğu kişinin yorumunu okudum ve okurken resmen kendimi gördüm. Evet bu şey bende de var ama ben bunun bir hastalık olduğunu düşünmüyorum, aksine bizi mutlu eden bir şeyi tekrarladığımızı düşünüyorum. Ben her akşam aynanın karşısına geçip kulaklığımı takıp bir şarkı açıyorum (yabancı dinlerim) ve sanki klipteymişim gibi ya da bir film sahnesi canlandırıyormuşum gibi hareketler yapıyorum tabii odamın kapısını kilitliyorum yoksa beni gören herhangi biri deli diyebilir. Ya da bazen dans ediyorum sanki ünlü bir oyuncuymuşum gibi. Bence biz özeliz. Bu kadar üzülmenize gerek yok, çoğu kişi hayal kurmak bile istemez hep gerçekçi olmak ister ama unutmayın ki hayal gücü zekadan önce gelir. Ben bu hayaller sayesinde belki de oyuncu olacağım. Bunu kimse bilemez. NOT: Sanırım bende çocukluğumdan beri bunların içindeyim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Eh, halinden memnunsan bir şey diyemem tabii ama bir çok insan bundan rahatsız. Bu yüzden sen de bu durum benim normla hayatımın akışını etkiliyor mu diye sormalısın. -Emre

      Sil
  28. Merhaba bende anlatmak istiyorum..
    Aslında şöyle ki iki dünyada yaşıyorum önceleri pek etkilenmiyordum ama şimdi kurtulamayıyorum nasıl desem hayal dünyamda arkadaşlarım var sürekli konuştuğum anlaştığım bu yüzden gerçekteki arkadaşlarımdan yavaş yavaş koptum şuan hiç arkadaşım yok..lise 3. Sınıf öğrencisiyken okulu bıraktım ve açıktan okumaya başladım çünkü artık hiç bir arkadaşımı görmek iletişim kurmak istemiyordum şuan 18 yaşındayım yaşıtlarımın bir çok kez flört deneyimi yaşıyorlarken benim gerçekte hiç sevgilim olmadı çünkü hayal dünyamda zaten çok sevdiğim biri var ve ben bunu düşünmekten kendimi alıkoyamıyorum ve artık hayalimde yaşadığım dünya gerçek dünyadan daha önemli bir konumda..hayal dünyamda yaşadıklarımla mutlu olup üzülüyorum ..bunun yanlış olduğunu biliyorum ama kurtulamıyorumm bana garip bir haz veriyor bağımlılık gibi aslında zarar verdiğini biliyorsun ama vazgeçemiyorsun hayatım gerçekten olumsuz bir şekilde etkilenmeye başladı.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bu konuda rahatsızlık duyman güzel. Rahatsızlık derdini diri tutar ve seni çözüme giden yola iter. Bu konunun diğer dört yazısını da oku. Faydalı olacağına eminim.

      Sil
  29. Merhaba bana çok çok acil bir şekilde ulaşmanızı rica ediyorum buraya e posta adresimi bırakıyorum eğer ulaşırsınız belki hayatımı kurtarmış olursunuz 🙏🏽hazalulker9@gmail.com

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. bizim instagramda bir grubumuz var. istersen katılabilirsin

      Sil
  30. merhaba oncelikle yaziniza bayildim.Derdimi anlatmak istiiyorum cunku sistim usandim artik.disardan bakilinca assiri mutsuz,yorgun,sessiz ve ozguvensiz biriyim.Ama hayallerimdeki ben oyle mi.Asil konu aslinda hayalimdeki ben degil hayalimdeki 'o'.her kizin hayalindeki o erkek , en mukemmel insan.tamamen baglanmis bi durumdayim,tukendim.1aydir birakmaya calisiyorum ama cok zor.gelen disunceleri , senaryolari aklimdan attikca sisiyor ,birikiyor ve patliyor.11.sinifa gectim ama sanki 40 yasindaymiscasina yorgun hissediyorum kendimi.sorumluluklarimj goremiyorum,saatlerim gidiyor.hatta bj ara oylesine delirttiki bu olay beni secde edip Allah a onun gercek olmasi iicn yalvarmistim.sirekli birakmaya calisrken ilk basta gaza gelip sonra somuyorum.annem bi yandan baski yapiyor ders calismam icin.okb yontemleriyle kurtulmaya calisiyorum dusinceler her aklima geldiginde ilgilenmemeye calisyorum ama cok zor . kafama vurdugum ve saclarimi yoldugum var.ah ah gencligimi kendim heba ediyorum

    YanıtlaSil
  31. Merhaba Roza, iletişime geçmek için yazının sonuna bıraktığım mail adresini kullanabilirsin :)

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Mesajınız için Teşekkürler! Daha hızlı cevap almak için mail atabilirsiniz!